23 Şubat 2009 Pazartesi

22 Şubat 2009 Pazar

Sultan Mehmed Vahidüddin































Mehmed Vahidüddin(VAHDETTİN) de Istanbul'da dogmustur. Orta boylu, zayif fakat kuvvetli bir vücudu vardi. Kiymetli ulema tarafindan iyi bir tahsil yaptirildi.
Tahta çiktiginda Osmanli Devleti en kötü günlerini yasiyordu. Birincí Dünya Savasinda kendi cephelerimizde gãlip gelmemize ragmen yenik cikmistik. En agir sartlari ihtiva eden Mondros ve Sevr anlasmalari yapildi. Devletin tamamen elden çiktigini gören padisahin yüksek seviyede bir gizli toplanti yaparak zamaninin kabiliyetli subaylarina, Anadolu'ya geçip milleti istilacilara karsi ayaklandirip teslim olmamalarini tavsiye ettigi söylenir. Anadolu'da Milli kiyam harekati oldu. Milli Meclis tesekkül etti. Yeni meclis Padisahligi kaldirarak, Cumhuriyet idaresini kabul etti. Zaten Istanbul isgal altinda idi. Padisahin elinde ne bir kuvvet ve ne de bir selãhiyet vardi. Padisahligin kaldirtilmasi ve Osmanli Hanedanina yapilan tenkitlerin son hadde varmasiyla Istanbul'dan, dolayisiyle Türkiye'den ayrildi. 641 senelik Osmanli Hanedaninin son üyesi, son padisahi ve müslümanlarin yüzüncü halifesinin bu ayrilisinda sene 1922 idi. Avrupa'nin bir çok yerlerine ugradi. Pek çok yerden oturma teklifi aldi. Fakat hiç kimsenin gizli gayesine alet olmadi. Nihayet Italya'nin San Remo sehrinde oturmaya karar verdi. Vefatina kadar orada kaldi. Hayati maddi sikintilar içinde geçti. 15 Mayis 1926 tarihinde vefat etti.
Cenazesi Türkiye'den istenmedigi için Türkiye'ye getirilemedi Borçlari bulundugundan tabutuna haciz kondu. Suriye Devlet Baskani cenazeye sahip çikti ve tabutu Suriye'ye getirtti. Sam'da Sultan Selim Camii avlusuna defnedildi. Vefatinda 65 yasinda idi. Defnedildigi mezarlik 1965 senesinde park haline getirildi. Simdi mezarininda kat'i olarak nerede oldugu belli degildir. ( Allah rahmet eylesin ).
Son padisahin seyhülislãmlari:
Musa Kãzim Efendi, Dagistanli Ömer Hulusi Efendi, Hayderi Zãde Ibrahim Efendi, Mustafa Sabri Efendi, Dürri Zãde Abdullah Efendi, Medeni Mehmed Nuri Efendi.
Sadrazamlari:Talat Pasa, lzzet Pasa, Ahmed Tevfïk Pasa, Damad Ferid Pasa, Ali Riza Pasa, Hulusi Salih Pasa ve Tevfik Pasa.
Erkek çocuklari: Mehmed Ertugrul Efendi.
Kiz çocuklari: Rukiye Sultan, Sabiha Sultan, Fatima Ulviye Sultan

Beşinci Mehmed Reşad































Besinci Mehmed Resad Ístanbul'da dogdu. Orta boylu, mavi gözlü ve beyaz tenli idi. şiírle de mesgul oldu. Fakirlere ve hastalara çok yardim ederdi. Tarih kitaplarini okumaktan zevk alirdi. Cok kuvvetli bir hafizaya sahipti. Babasi onun tahsiline çok ehemmiyet verdi. Daha ziyade sark ilimleri ile mesgul oldu.
Devrinde idareye hiç tesiri olmuyordu. Daha ziyade devlet pasalarin ellerindeydi. Mesrutiyet ilan edilmis ve Meclis-i Mebusan karari müessir olarak bulunuyordu.
Bu devirde 1910 senesinde Arnavutluk isyani bastirildi. 1912'de Balkan Harbi basladi.
1914'de Almanlarin safinda, Birinci Dünya Savasina girildi. 1915'de Müttefikler hemen bütün taarruzlari durdurdu. Íngilizier ve Fransizlar Canakkale'de 130.000 ölu verdiler.
1916'da Canakkale'yi geçemiyeceklerini anlayan Íngiliz ve Fransiz kuvvetleri çekildiler.
1917'de yapilan antlasma ile Rusya, Kars, Batum ve Ardahan'dan çekildi. 1918 senesinin Temmuz ayinda Besinci Mehmed Resad vefat etti. Vefatinda 73 yasini geçiyordu. Eyüp Sultan'daki türbesine gömüldü. (Allah rahmet eylesin )
Erkek çocuklari : Mehmed Necmeddin, Mehmed Ziyaeddin, Ömer Hilmi.
Kiz çocugu olmamistir.

Sultan İkinci Abdülhamid

Ikinci Abdülhamid Ìstanbul'da dogmustur. Uzun boylu, bugday benizli, siyah ve sik sakalliydi. Kaslarinin üzeri hafifçe çikintili ve gözleri de siyahti.
Devrinin en kiymetli alimlerinde, çok iyi bir tahsil yapti. Kuvvetli bir hafiza ve basirete sahipti. Gayet güzel ve düzgün konusurdu. Dehâ derecesinde bir siyasete sahipti. Ayni zamanda çok cesur bir padisahti. Spor yapmaktan hoslanirdi. Gayet güzel silah ve kiliç kullanirdi. Son derece takva idi. Tasavvufa ait genis bilgisi vardi.
Padisahligi zamaninda yikilmak üzere olan devleti ayakta tutacak en iyi tedbir ne ise onlari hiç tereddüt etmeden yerine getirdi ve devletin yikilmasini tam 33 sene geciktirdi. Devrinde yapmis oldugu isleri, bazi aydin gecinen tabaka hariç, herkes takdirle karsiliyordu. Aleyhine her türlü iftiralar en kötü isnatlar uyduruluyor ve Avrupa devletlerinin himayesinde yasayan çeyrek aydin bile olamiyanlar gazetelerinde, durmadan bu iftira ve isnatlari yaziyorlardi. Hiç yilmadan ve bikmadan, Devlet-i Aliyyeyi 33 sene idare etti. Dünya savasinin çikacagina inaniyor, ciktiginda ise Osmanli Devletini kurtaracak seyin, ancak denizlerde kuvvetli bir devletin yaninda savasa katilmak oldugunu düsünüyordu. Tahttan indirildiginden hemen sonra bu görüsünün tam ziddi yapilmis koca devlet de tamamen yikilmisti.
Prens Bismark'a göre 100 gram aklin 90 grami Abdülhamid Han'da, 5 grami kendisinde, 5 grami da diger siyasîlerdedir.
En büyük talíhsizligi devleti en kötü sartlar altinda eline almis olmasidir. Tahttan indirildikten sonra zaman ilerledikçe, aleyhinde olup da pisman olmayan hemen hemen kalmamis gïbiydi.Son derece dindar ve namuslu idi. Zevk ve sefaya düskün degildi. Abdestsiz olarak hiç bir devlet isine imza atmadigi meshurdur. 1908 senesinde düzmece bir irtica olayini bahane ederek tahttan indirdiklerinde yüksek bir velî derecesinde olan Büyük Hakan : "Bu Cenabi Hakkin takdiridir." diyerek elinde muazzam kuvvetler oldugu halde müdahale bile etmeden tahtini terketmistir. Tahttan indirilmesinde birinci derecede Yahudilerin rolü vardi. Çünki daha o zamanlar Yahudiler Filistin'den toprak istemisler, Sultan Abdülhamidde reddetmisti.
Siyasî ve diplomatik hadiselerin en cok oldugu devir süphesiz Abdülhamid Han devridir. Bu büyük padisaha, bütün tarihî hakikatler ortaya çikmis olmasina ragmen, hala iftira edenlere rastlamak mümkündür.
Tahta çiktiginda, amcasi Sultan Abdülaziz' in intihar edip etmedigini tesbit etmek icin bir mahkeme kurdurmus ve kurulan bu mahkemede; Hüseyin Avni, Mithat Pasa ve daha bazilarinin oldurttuklerini tesbit etmis, bunun uzerine Mithat Pasanin idam edilmesini, Gazi Osman Pasa ve Ahmed Cevdet Pasa gibi buyuk dahiler bile istemis olmalarina ragmen idam cezzasini muebbet hapse cevirmistir.
Yeryüzünün son bagimsiz Müslüman Türk Devletinin Hükümdari Íkinci Abdülhamid'e Cuma selâmliginda camiden çikarken atilan bombanin fitilini bir sahis degil, koca bir ehlisalip cephesi ateslemisti. O gün gaflet içinde bulunan bazi aydinlarimiz, bu arada sâir Tevfik Fikret suikastçinin Sahsinda ehlisalip cephesine kasîde yaziyorlardi. Çocugu Halûk'a verdigi terbiye ile onu ancak papaz yapabilen bir sâirin bu açik ihanet vesikasi çok acidir.
Abdülhamid neler yapmistir:
Polis teskilâtini gelistirdi. Komiserlik ve baskomiserlik makamlarini ihdas etti. Savcilik müessesesini kurdu. Ceza ve Ticaret usulü kanunlarini çikartti. Askerï dikimevleri, tersaneler, feshaneler kurdurdu. Ístanbul, Ízmir limanlarini tesis etti. Taht'a çiktigi zaman 252 milyon altin borcumuzu taht'i biraktiginda 30 milyon altina indirdi. Hereke Hali ve Dokuma, Beykoz Deri, Yildiz Çini, Cibali Tütün, Yedikule Íplik ve Havagazi, Kireçburnu Tugla, Cubuklu Carn, Istinye Buz Fabrikalarini isletmeye açti. Ziraî alanda haralar, örnek çiftlikleri tesis etti; Ziraat, Baytar, Ipek böcekçilik, Halkali Ziraat, Orman ve Maden, Ticareti Bahriye, Mülkiye, Hukuk, Sanayiî Nefise, Tibbiye, Ticaret ve Hendesei Mülkiye, Dârü'I-muallim, Därülfünûn gibi her dereceden okullari açtirdi ki bugün hepsi kullanilmaktadir. Köylerdeki ilkokullarin disinda 300 tane ortaokul açtirdi ki bu okullarda yabanci dillere kadar birçok yeni dersler okutuluyordu. Arkeoioji, Askerî Müze, Yildiz Müzesi, Yildiz ve Beyazit Kütüphaneleri yine o devirde acildi. Gureba Hastanesi, Hamidiye Etfal Hastanesi, Yildiz Askerî Hastanesi o devirde hizmete girdi. Kuduz Müessesesi o devirde açildi, bugünkü Darülâceze vine o devirde hizmete girdi. o Hamidiye çesmeleri ve Terkos Su Sirketini yine Abdülhamit kurdurdu ve Kirkçesme ile Halkali Sularl'nin Islahi yine Abdülhamid'e nasip oldu.
Tahttan indirildikten sonra Selãnik'e sürülmüs, bir çok iskenceler yapilmis ve Selânik'in düsman isgali altinda kalma ihtimali çikinca Ístanbul'a Beylerbeyi Sarayi'nda oturmaya mecbur ediÌmistir. Büyük Hakan 1918 senesinin 10 Subat'inda bu sarayda hayata gözlerini yummus, Divanyolu'ndaki Sultan Mahmud türbesine, amcasi Sultan Abdülaziz ile dedesi Ikinci Mahmud'un yanina defnedilmistir. Vefatinda 75 yasini 4 ay geçiyordu. Cenazesinde en hareketli aleyhtarlari bile aglamislardir. (Allah rahmet eylesin).
Erkek çocuklari : Mehmed, Selim, Abdülkadir, Ahmed Nuri, Mehmed Burhaneddin, Abdürrahim, Ahmed Nureddin, Mehmed Ãbid, Ahmed.
Kiz çocuklari : Ulviye Sultan, Zekiye Sultan, Naime Sultan, Naile Sultan, Ayse Sultan, Refia Sultan, Sadiye Sultan.

Sultan Beşinci Murad

Besinci Murad da istanbul'da dogdu. Degerli ãlimler tarafindan yetistirildi. siir ve Nesir üzerinde calismalar yapti.
Tahta çiktiginda 35 yasinda idi. Sultan Abdülaziz'i tahttan indirenler onu padisah yaptilar. Tahta ciktigi zaman akli muvazenesi tamamen bozuldu. Dünyanin en mütehassis doktorlarina teslim edilmesine ragmen iyilesemedi. Zamaninda Osmanli Tarihinin en büyük cinayeti islenmistir. Hüseyin Avni Pasa, Mithat Pasa ve kafadarlari, bir baska ihtilal olur da tekrar tahta çikarirlar korkusu ile Sultan Abdülaziz'i hapsettikleri Feriye Sarayinda hunharca sehid ettiler.
Bu hadiseden 11 gün sonra, Binbasi Cerkez Hasan Olayi oldu. Bir kabine toplantisinda Sultan Abdülaziz'in kayinbiraderi olan Binbasi Hasan Bey, Hüseyin Avni'yi, Hariciye Naziri Rasit Pasa'yi ve bir de subayi öldürdü. Böylece Hüseyin Avni'den enistesinin intikamini almis oldu.
Devlet bu devrede Rüstü Pasa tarafindan idare edilmekteydi. Bu sirada ise devletin en büyük felaketi olan Osmanli - Rus Harbi baslamak üzereydi.
Besinci Murad Abdülaziz ile beraber Avrupa seyahatine çikmis ve bilhassa Fransa'yi yakindan tanir hale geimisti. Mükemmel bir Fransizca biliyordu. Mûsikisinasti. Fakat bütün bu meziyetleri tahta çiktiginda bir ise yaramadi. Akli muvazenesi bozuldugu için, devletin ileri gelenleri onu tahttan indirmek mecburiyetinde kaldilar. Hayatinin sonuna kadar Ciragan Sarayi'nda oturdu. Bir müddet sonra akli tamamen düzeldi. Hayati Ciragan Sarayi'nda geçti. Yine bu sarayda 64 yasinda iken vefat etti. Yeni Camii yanindaki türbeye gömüldü. (Allah rahmet eylesin)
Erkek cocuklari : Mehmed Selahaddin.
Kiz cocuklari : Fehime Sultan, Fatma Sultan, Hadice Sultan.

Sultan Abdülaziz




























Sultan Abdülaziz Ìstanbul'da dogdu. Çok kuvvetli bir tahsil gören padisahin edebî kültürü de gayet genisti. Uzun boylu, degirmi yüzlü, kumral sakalli ve genis omuzluydu. Vücudu pek iri ve heybetli idi. Cihan pehlivanlari ile güresebilecek kuvvete sahipti. Ayni zamanda bestekâr, sâir ve ressamdi.
Memleketin imari icin bir cok çalismalar yapmistir. Yaptirmis oldugu savas gemilerinin plãnlarini çogu zaman kendisi çiamistir.
Devrinde olan önemli olaylardan bazilari 1853'de Misir ve 1867'de Avrupa seyahatlerine çikti.
1868'de Sûrayi Devlet kuruldu. 1869'da Süveys Kanali acildi. 1871'de Mithat Pasa sadrazam oldu. Fakat iki ay sonra, bütçede açik oldugu halde açik olmadigini söyleyip, yalani meydana çikinca, sadrazamliktan azledildi.
1874'de Hüseyin Avni Pasa sadrazam oldu. Bir yil sonra azledilince, bu kindar adamin kini padisaha karsi son haddine vardi. Abdülaziz çok büyük bir adam kitligi ile karsi karsiya bulunuyordu. Kìme vazife verecegini bilemiyordu.
Hiç bir ise yaramadiklari alenen ortaya çikmis olan Mithat Pasa, Mahmud Nedim ve Hüseyin Avni Pasalarin tesvikleriyle baslayan bir nümayis ihtilâle döndü. Abdülaziz'i tahttan indirdiler. Tahttan indirilmekle de kalmayarak intihar süsü verip zorla öldürdüler.
Halbukì bu büyük padisah, zamaninda Osmanli Devletini, askerî bakimdan Dünyada ikinci veya üçüncü duruma getirmisti. Çok çaliskan, gayretli, dindar ve ilerisi için büyük ümitler tasiyan bu büyük Hakan, sahsiyetleri çok düsük olan bazi siyasîler tarafindan, tahttan indirilmesi devletin bu kritik günlerinde felâket oldu. Bütün mal varligi çapulcular tarafindan yagma edildi. (Türkiye Tarihi, Yilmaz Öztuna, C.: 7, S. 70-1091)
5 Haziran 1876 senesinde sehid edildigi zaman 46 yasinda bulunuyordu. Cenazesi Divanyolu'ndaki Sultan Mahmud Türbesine defnedildi. (Allah rahmet eylesin).
Erkek cocuklari : Selim Mehmed, Mahmud Celaleddin, Mehmed Sevket. Seyfeddin, Sehzade Yusuf Ìzzeddin, Salahaddin, Abdülmecid.
Kiz cocuklari : Saliba Sultan, Emine Sultan,Nãzime Sultan, Esmã Sultan, Emine Sultan, Eatma Sultan, Münire Sultan.

Sultan Birinci Abdülmecid

Abdülmecid Ìstanbul'da dünyaya geldi. Babasi ona iyi bir tahsil yaptirmak için cok titiz davrandi. Kendisi biraz zayifça idi. Çok zeki, terbiyeli, merhamet ve sefkatli bir kimseydi. Tahta çiktiginda 15 yasindaydi. Yeni gelismeleri çok siki bir sekilde takip eder ve hemen Devlet-i Aliyyede tatbik edilmesini isterdi.
Devrinde olan önemli olaylar:
1839 senesinde Gülhane Hatti Hümayunu okundu. 1846'da Mustafa Resid Pasa Sadrazam oldu. Maarif alaninda pek çok ilerlemeler oldu. Bir çok meslek okullari acildi. 1848'de Macar isyani dolayisiyla Macaristan'dan çok sayida ilticalar oldu. Eflak ve Bagdan'da ihtilal oldu. Mübarek yerler meselesi ortaya cikti.
1853'de Rusya harbi basladi. Sinop baskini oldu. 1854'de Ruslar karada büyük kayiplar verdiler. Meshur Silistre müdafaasi yapildi ve Ruslar bozuldu. Yerköyü Muharebesi kazanildi. Fransa ve ingiltere de Türkiye yaninda yer aldilar ve Kirim'a cikarma yapildi.
1855'de Sivastopol alindi. Telgraf ve demiryolu hatlari yapiIdi. 1856"da Paris Anlasmasi yapiIdi. Ruslara karsi büyük menfaatler saglandi.
Abdulmecid Dolmabahçe Sarayi'ni yaptirdi ve Ortaköy'deki Mecidiye Camiini insa ettirdi.
25 Haziran 1861'de babasi gibi verem hastaligina tutularak vefat etti. oldügünde 38 yasindaydi. Fatih'teki Sultan Selim Camii avlusundaki türbesine gömüldü. (Allah rahmet eylesin)
Silsìle-i Saadãt-i Naksibendiyye'den Hãfiz Ebû Said Sãhib (k.s.) Hazretleri bu devirde vefat etmistir.
Erkek çocuklari : Ahmed, Mehmed Burhaneddin, Bahaüddin, Rustü Mehmed, Seyfüddin, Osman, Ziyaeddin Mehmed, Abid Mehmed, Abdüssamed Mehmed, Fuad Mehmed, Nureddin, Vamuk Mehmed, Abdülhamid, Mehmed Vahidüddin, Súleyman, Kemaleddin, Nizameddin, Mehmed Resad.
Kiz cocuklari : Bedihe, Behice, Samiye, Mediha, Refia, Sehime, Sabiha, Aliye, Fatma, Cemile, Seniha, Fehime, Mühibe, Mukbile, Münire, Naime, Neyyire, Behiye.